Tezhip Sanatı Nedir? Tezhip Nasıl Yapılır?

Tezhip Sanatı

Bu yazımızda sizleri, altının bolca kullanıldığı ince ve zarif bir sanat olan ile buluşturacağım. Altın, renk ve motiflerin dengeli tasarımıyla yapılan, sabır ve göz nuruyla dolu bir sanattır tezhip. İçerisindeki bu dengeler ve geometrisinin etkisiyle sonsuz denilebilecek tasarımlar ortaya çıkar.

İnanç ve sanat ilişkisi, insan doğasındaki estetik duygu ve inançlar bir araya gelerek sanat eserlerinde kendini gösterir. Medeniyetlerin sanatları, dini inançlardan etkilenir. Kitap sanatlarımızdan biri olan tezhip sanatı da bu çerçevede gelişerek günümüze kadar gelmiştir. İlk tezhip örneklerine, yazma mushaflarda yazı etrafındaki süslemelerde rastlamaktayız.

Tezhibin Tarihi, Tanımı ve Tasarım İlkeleri

Hun İmparatorluğundan, Uygur Devletine ulaşan tezyini motifler, Selçuklular aracılığıyla Osmanlı İmparatorluğunda yüksek seviyelere ulaşır. Devletin gücü ve desteği ölçüsünde sanatkarlar en güzel eserleri vücuda getirir. Bu sebeple 16. yüzyılın imparatorluğun en güçlü devri olması, tezhip sanatının da zirve dönemi kabul edilmektedir. Çok ince ve güzel örnekler bu asırdan bizlere kalan sanat eserleridir. Geçmişten öğrendiğimiz klasik tasarım ve motif bilgisi temeli üzerinden matematik ve geometrinin yardımıyla sonsuz diyebileceğimiz tasarımlar yapabiliriz. Benzer form, renk ve tasarımları sürekli tekrarlamak gerçek bir sanatçı için mümkün olmayan bir durumdur. Tezhip, Arapça ”Zeheb” sözcüğünden türemiş ”altınlama” anlamına gelen bir kelimedir. Kısaca altın ve çeşitli boyalarla, bitkisel ve hayvansal kökenli, kaynağı doğa olan motifler kullanılarak yapılan sanatın adıdır tezhip. Günümüzde çoğunlukla çerçeve içerisinde matematik ve geometrinin bulunduğu oldukça ince hesaplar kullanılır. Tezhip sadece hüsn-i hat ile değil tek başına farklı formlardaki tasarımlarla da sanatseverlerin beğenisine sunulmaktadır.

Tezhip tasarımında gözeteceğimiz pek çok denge söz konusudur. Ritim, ahenk, boşluk-doluluk, renk ve biçim gibi tasarım ilkeleri bunlardan sadece birkaçıdır. Ayet, hadis veya bir ”özlü söz” etrafında yer alan tezhip , hüsn-i hattın etkisiyle adeta maddi boyuttan manevi bir boyuta geçerek, gözlere olduğu kadar gönüllere de hitap eder. Yazı süslenirken tezhip sanatçısı yukarıda bahsettiğimiz  farklı dengeleri göz önünde bulundurarak tasarımını yapar. Çok yönlü düşünerek hesap yapmak zorundadır. Bu yüzden her eser benzersiz ve birbirinden farklı olur.

Tezhip sanatçısı doğayı iyi gözlemler ve geçmişten gelen birikimle farklı çiçek ve bitkileri tasarımlarında stilize ederek kullanır. Sanatçının ruh yapısında bulunan incelik, sadelik veya ihtişam gibi hasletler tasarımlarda ortaya çıkarak kendini gösterir. İnançlarımız, yaşadığımız coğrafya, hayatımızın içerisindeki teknoloji, bilgi ve bilim sanatçıyı etkiler ve zaman içerisinde kendi üslubunu oluşturmasında yardımcı olur.

Sabır, huzur, sakinlik

Her şeyin çok hızlı tüketildiği, acele, telaş ve hırsın alabildiğine hüküm sürdüğü günümüzde tezhip, sabrın, sebatın, naifliğin ve huzurun insan ruhu için ne derece önemli olduğunu hatırlıyor. Zira tezhip acele etmeden, ince ince tasarlanır. Zamanla yarış etmeden çiçekler, çeşitli formlar ve renklerin dünyasına salar insanı. Dışarıda hızla akan zaman adeta donar. Sakin, naif ve huzur dolu bir dünya açılır sanatçının önünde. Bu sayede hayatın diğer meşgalelerinde de tezhip sanatçısı sabırla mücadelesine devam eder.

Tezhip Sanatında Öğretmen- Öğrenci İlişkisi

Öğrenme usta-çırak ilişkisi içerisinde birebir devam eder. Muhtemelen de bir ömür boyunca sürer. Güzel sanatlar fakültelerinde de eğitimin temel süreci bu şekildedir. Hocasının diğer öğrencilerle olan eğitim sürecini dikkatle gözlemlemesi öğrenciye oldukça aşama kaydettirir. Hoca ile olan münasebet kişiliklerin uyuşması neticesinde müspet neticeler verir. Bağlılık ve saygı artarak devam eder. Mutlak itaat fani kullara olmadığından, saygıya ve üsluba dikkat edilerek yapılan eleştiri ve yorumlar hoca ve talebeye katkı sağlar. Öğrenme bitmeyen bir süreç olduğundan hoca da öğrencileriyle birlikte tecrübesini arttırır. Sanatçının hedefi hocası veya hocalarından aldığı bilgilerle sanatını daha ileriye götürmek olmalıdır. Sanatın gelişmesi, sanatkarların üslup sahibi olması ancak bu şekilde mümkündür.

Yorum Yap